M U R A T K A Y A L I
UTANÇ
UTANÇ
ŞİİR
MURAT KAYALI
Impressum / Baskı
© 2015 Murat Kayali
ISBN 978-3-7375-7968-1
Druck und Verlag: epubli GmbH, Berlin, www.epubli.de
Printed in Germany / Basım Yeri Almanya
Bu eserin bütün hakları saklıdır. Yazarından yazılı izin alınmadan ama yazar ismi belirtilerek kısmen alıntı yapılabilir, başka şekilde kopya edilemez, çoğaltılamaz ve yayınlanamaz..
e-mail : artkayali@aol.com
Ressam / Yazar.
Murat Kayalı, 1963 Bursa doğumlu.
Almanya’nın Radolfzell Am Bodensee şehrinde yazın ve resim çalışmalarını sürdürmekte.
Frankfurt’ta Ambiente Sanat Fuarı dahil, çesitli şehirlerde yirmiyi aşkın kişisel sergileri açıldı. Şiir yazmaya seksenli yıllarda, ilk olarak Tarık Buğra’nın, Tercüman gazetesindeki şiir köşesinde başladı. Zaman içinde çeşitli sanat-edebiyat dergilerinde şiirleri yayınlandı.
İlk Öyküsü, “İstasyonun Arka Yakası” almanca olarak 1991 yılında, Dortmund İnternasyonal Danışma Merkezi tarafından, otuz yıllık göç dolayısıyla çıkarılan okuma kitabında almanca olarak yayınlandı.
Murat Kayali´nın yayınlanan kitapları:
2009 Artı Eksilmeler ISBN 978-1-4452-3624-7
2014 Göge Bakan Adam ISBN 978-1-291-75681-4
2014 Ausgewählte Werke XVII / Almanca Antoloji
ISBN 978-3-930048-69-4
2015 Cumeyra ISBN 9781326454777
2015 Utanc ISBN 978-3-7375-7968-1
anladım
herkesin bir Paris´i olsun istiyorsunuz
Jean Reno Bulvarı´nda kahvenizi yudumlarken
anlamanızı istediğim bir şey var
bende herkesin bir Filistin´i olsun istiyorum
Doğu Kudüs'te onaltı yaşında diri diri yakılan çocuğu anarken
biliyormusunuz Madam
aslında hepimiz haksızliğa Fransız kalmamızın bedelini ödüyoruz
ölümün milliyeti yok
adaleti hiç yok
heryeri bir Paris veya bir Kudüs yapabiliriz
yudumladığımız kahvenin gerçek bedelini ödersek
biz insanların milliyeti var
ama Madam
biz insanların adaleti de olmalı
Bir gülüşün yenik düştüğü andır
Üzerine kan sıçrayan kitaptan kopan sayfadır
Büyük bir uğultunun akabinde
Yere bakan insan gözleridir
Utanç
Çocukça soruların karşısında kıvranmaktır.
Avucunda bir yere koyamadığın boşluk
Ve omuzlarında kaldıramadığın görünmez yük
- odada en arkaya atılan kötü oyuncak gibi -
Güzel atları ezen sevimsiz arabadır
Utanç
Kalbini okuyan gözlerin karşısında dururken
Sözlerinin yaldızlarının pul pul dökülmesidir
Arınamamaktır dünyanın kötülüğünden
İnsanlığın insanı yargılayan cahilliğinden
Yarınları uzak kılmaktır sevgiden
Utanç
Yere bakan insan gözleridir
Utanç
hemen şimdi
başlamalıyız insanlığı okumaya
çiçekler karanlığa gömülmeden
kalbimizi yitirmeden
daha da düşman olup
daha da kin gütmeden
kayıplarımıza kayıplar eklemeden
güzellikler yerin yüzünden silinmeden
bir şahsın mucizesini beklemeden
bir tahtın kudretine boyun eğmeden
bu günün gecesine bile ermeden
hemen şimdi
başlamalıyız insan olmaya
hiç bir güzelliği ertelemeden
yarınlar toprağa düşmeden
bir resim yapar gibi yazıyorum
sana yalnızlığımı
karanlığıma girmeden, suskunluğumun eşiğinde oku
sonra gözlerini kapat
görselleştir içinde
bir kasaba garında
yağmur ve sis içinde duruyorum
boş oturaklarda unutulan bir kitabın sayfalarını
okurcasına çeviriyor rüzgár
ve alıp atıyor saklanmış bir kuru çiçeği
raylara doğru
çiçek ıslanıp dağılıyor
bir görsen
seninde için ezilirdi benim gibi
çekip gidiyorum
sahil yoluna vuruyorum
kaburgaları dağılmış teknelerin yanından geçiyorum
plastik bidonlar, yırtık naylon brandalar
kendilerini ordan oraya vuruyorlar
uçuşuyor martılar
gri gökyüzüne savrulmuş nota sayfaları sanki
hayata küsmüş bir piyanistin parmakları gibi
vuruyor karaya dalgalar
kalk git şimdi sen
ve bir daha uğrama yalnızlığıma
değişen bir şey olmayacak hayatımda
bu intihara eğilimli sahil yolunun sonu yok
kırık bir kemik parçası gibi
içimde gece
canımı acıtıyor boş saksıların gölgeleri
uykudaki kedimin mırıltısı
uzaktaki seslere karışıyor
bir kıymık insanlık
bir kıymık sevgi
batıyor yüreğime
canım acıyor
bir o kadar daha acıyor
düşündükce
dünyayı sırtlanmak zor diyorum kendi kendime
haydi git yat şair
şiir uykuda güzel